‘Ben kimim?’. Bu soru her birimizi kendi özüne ve kendi gerçeğine döndürecek olan tek ve yegane sorudur. Bir kimse kendini bilmeden, ne kendi potansiyeline uyanabilir, ne de tatmin dolu bir hayat sürebilir. On yılı aşkın süreden beridir bu soru, bu sorunun manası ve bu sorunun cevabı ile ilgileniyorum. Hatta ve hatta bu soruya adanmış bir hayat yaşıyorum. Çünkü her insanın sorması gereken can alıcı, kritik bir soru olduğunu düşünüyorum. Kendi hayatım özellikle son on yılda bu soruya koyduğum niyetle birlikte, tamamen bir dönüşüme uğradı ve halen daha da uğramaktadır.
İnsan gibi karmaşık bir yapıyı anlamak gerçekten zor bir yolculuk ama insan bu karmaşık yapının tam olarak ne olduğunu anlamasa bile, kendi iç sesiyle ve hayat hikayesiyle tanışmanın muhteşemliğini bilme şansına erişebiliyor. Her bir kişinin eşi benzeri olmadığı gibi, her bir kişinin de yolculuğu kendine özeldir ve bu özel yolculuk ancak o kişi tarafından bilinebilir ve anlaşılabilir. Bu yolculuk, kendi içimize döndükçe ve kim olduğumuzun cevaplarını bulabilmeye başladıkça, aydınlanmaya başlar. Kendi hikayemizi anlamak ve anlamlandırmak yine kişiye özeldir. Bu niyetle yürüyen kişiye hayat her daim yol gösterir. Kendi cevaplarını bulabilmesi için ona ihtiyacı olan bilgi, insan, yardım, ortam sunulur ve bu buluşmalar mucizevi bir şekilde gerçekleşir, yeter ki kişi niyetinde samimi olsun. Niyet çok basit gibi duyulsa da, niyetin gücünden bahsetmek gereklidir. Çünkü niyet bir noktaya doğru algıyı odaklamak ile ilgilidir ve bu odaklanmanın gücü yadsınmamalıdır. Kişi algısını niyetinde bir süreliğine odaklayıp, ardına sakin ve emin adımlarla doğru zamanda hareket ettiğinde, hayat kendi mucizesini gerçekleştirebilecek alan bulur. Sen niyetin doğrultusunda bir adım attığında, hayat da senin için iki adım atar. Böylelikle hayat ile birlikte yaratım deneyimi hayatımızda hakim olmaya başlar. Önce kalbimizle hizada bir niyet, daha sonra bu niyet doğrultusunuda emin olduğumuz sakin adımlar atmak ve gerisini de hayata bırakmak basit ama etkili bir formuldür.
Kendini tanıma ve gerçekleştirme yolu tatmin yoludur. Eğer kişi kendini bilmenin tatminliğine ulaşmışsa ayni anda dış dünyasında da tatmin dolu deneyimler yaşamaya başlar. Hayat zorlu deneyimlerle dolu olabilir ancak kişi kendi ile hizada olduğunda bu engeller de kolaylıkla aşılabilecek duruma gelir. ‘Ben kimim?’ sorusu belki de hayattaki en etkili sorulardan biridir. Sorulduğu takdirde, ‘kim olmadığını’ bırakmaya ve teslimiyete hazır olmalıdır.
Dünya iki tür insandan oluşur. Kendi gerçeğinden kaçıp duranlar ve kendi gerçeğinin peşine düşenler.